Ülke hakemliğimizin 2004-2014 yılları arasındaki son 10 yıllık periyotta hangi MHK Başkanları göreve gelmiş,kimler kurullarda görev yapmış kısaca bakalım istedim.
23 Temmuz 2004 MHK Başkanı SABRİ ÇELİK,üyeler;Mevlüt Güzel,Murat Ilgaz,Ali Can Lakot,Ali Kunak,Necmi Temizel, Muhittin Boşat,Mahmut Çetiner,Salih Türktunç.
5 Mayıs 2005 MHK Başkanı UFUK ÖZERTEN,üyeler;Yüksel Okçuoğlu,Oğuz Sarvan,Osman Avcı,Turgay Güdü,Gazanfer Doğu,Ahen Tüzün,Nihat Güner,Abdurrahman Arıcı
24 Ocak 2006 MHK Başkanı MUSTAFA ÇULCU,üyeler; Mevlüt Güzel,Ali Kunak,Prof.Dr.Fethi Heper,Hatip Çopur,Hikmet Öksüzoğlu,Ali Aydın,Orhan Erdemir,Lale Orta
11 Temmuz 2007 MHK Başkanı HİLMİ OK,üyeler;Sabri Çelik,Prof.Dr.Fethi Heper,Hatip Çopur,Hikmet Öksüzoğlu,Sürhat Müniroğlu,Taner Yalçındağ,Serdar Tatlı,Onur Sorguç(Rahmetli oldu)
21 Şubat 2008 MHK Başkanı OĞUZ SARVAN,üyeler; Yüksel Okçuoğlu,Ünsal Çimen,Osman Avcı,Zihni Aksoy,Turgay Güdü,Galip Bitigen,O.Erdal Fırat,Adnan Şeker
TFF Başkanı Hasan Doğan'ın vefatı dolayısıyla göreve Mahmut Özgener TFF si geldi ve MHK yenilendi.
19 Ağustos 2008 MHK Başkanı OĞUZ SARVAN,üyeler Yüksel Okçuoğlu,Ünsal Çimen,Zihni Aksoy,Turgay Güdü,Galip Bitigen,Hamza Işın,Seyfi Gözaydın,Sadettin Güler
5 Temmuz 2011 MHK Başkanı YUSUF NAMOĞLU,üyeler;Metin Tokat,Ali Can Lakot,Zihni Aksoy,Galip Bitigen,Yavuz Karaozan,İlhami Kaplan,Yahya Diker,Bedri Dölkeleş
27 Şubat 2012 MHK Başkanı ZEKERİYA ALP,üyeler,Yüksel Okçuoğlu,Ünsal Çimen,Zihni Aksoy,Turgay Güdü,Hamza Işın,Seyfi Gözaydın,Sadettin Güler,Musa Soykarcı
Oğuz Sarvan UEFA-Türkiye Hakem Koordinatörü,önce Sürhat Müniroğlu sonra Zihni Aksoy şimdilerde de Burçin Keskin Hakem İşleri Müdürü,Ağustos 2014 den bu yana da Oğuz Sarvan,Metin Tokat,Murat Ilgaz,Serdar Çakır scout ekibi olarak görev yapıyor.
Son 10 yılda göreve gelen 8 ayrı MHK da 72 isim görev almış.Koyu renkli olan isimler aralıklı dönemlerde veya devamlı Türk hakemliğinin yönetiminde,eğitiminde,sevk ve idaresinde görev alırken bir kısmı da temsilci,gözlemci,mentor olarak yine camianın içinde yani kısacası hakemliğimizin son 10 yılında aynı isimler hep bu işlerin içinde.Ama bazı isimler var ki her platformda mutlaka etkili,yetkili görevlerde yerini almış bazen hem davul hem tokmak kendinde,bazen de bugünlerde olduğu gibi davul başkasında tokmak kendinde olmuş.
FİFA hakemimiz Cüneyt Çakır son yıllarda futbolumuzda gurur duyduğumuz tek Uluslararası başarımız,TFF ve MHK'nın kurtarıcısı tartışmasız bir Dünya Markası.Ülke hakemliğimizin UEFA Ref.Con.a üye olmanın getirisi UEFA ile yaşadığımız olumlu ilişkiler,özellikle Jaap Uılenberg'in profesyonel olarak ülke hakemliğimiz den sorumlu UEFA yetkilisi olması neticesinde Avrupa ve Dünya arenasında Türk hakemliğinin müthiş çıkışı,UEFA da alınan maçlarda ki sayısal ve kalite artışı,UEFA gözlemci kadrosundaki artış ve alınan maçlar tüm kesimler tarafından gıpta,ilgi ve hatta kıskançlık ile izlenir oldu.Buraya kadar her şey iyi güzel.
Ama gelinen nokta ise...
Ligin daha 2.haftası Trabzonspor-Fenerbahçe maçına üstelik maçtan 36 saat sonra FİFA ve UEFA da hakemlik kariyeri için çok önemli olan ve uzun aralıklı dönemde koşamadığı o meşhur yo-yo testi olmasına rağmen çaresizlik içinde alternatifsiz Fırat Aydınus dan başka verilebilecek isim yok!
Ligin daha 6.haftası ilk derbi Galatasaray-Fenerbahçe maçına kurtarıcı,terminatör Cüneyt Çakır dan başka verilebilecek alternatif ikinci bir isim yok!
Ligin daha 8.haftası ikinci derbi Beşiktaş-Fenerbahçe maçına Bülent Yıldırım dan başka verilebilecek alternatif ikinci bir isim yine yok!
Eskiden önce liyakat sonra kokarttı şimdilerde ise önce kokart sonra liyakat oldu.FİFA kokartı var ama derbisi yok.FİFA kokartı var ama zorluk derecesi maça veremiyorsun.Nasıl FİFA hakemliği ise!
Yıllarca ligi sırtında taşımış,pek çok zorluk derecesi yüksek maç ve bir yığın derbi yöneterek hakemliğe hizmet etmiş,TFF ve MHK yı en sıkıntılı dönemlerinde kurtarmış ve düzlüğe çıkarmış,Şampiyonlar Ligi,UEFA Ligi maçlarında başarılı maçlar yönetmiş 41 yaşındaki Fırat Aydınus ve 42 yaşındaki Bülent Yıldırım gibi iki değerli FİFA hakemini yo-yo testinde koşamadılar diye ilk fırsatta FİFA listesinden çıkarma eğilimleri,basına verilen demeçlerle onları bu derece rencide etmek niye?
Bu iki değerli hakem ''Niçin koşamıyorlar?'' diye Fiziksel Gelişim Departmanını sorgulamak yerine koşamıyorlar diye onları silkeleyip bir kenara hatta kamuoyunun önüne atmak niye?
UEFA kategori düşürse,sıradan maçlar verse veya maç vermese ne olur?Bu iki hakemin hiç mi kredisi yok?Bir sezon sonra kendilerinin ''Biz zaten koşamıyoruz ve gençlerin önünü açmak için FİFA listesinden affımız istiyoruz''diyecek kadar olgun olabileceklerini hiç mi düşünmüyorsunuz?Yıllardır Ege kontenjanından lisan bilmediği üstelik de maç alamadığı halde FİFA listesinde tutulan arkadaşımız varken UEFA REF.CON. üyesi değil miydik,O arkadaşımız için UEFA kriterleri geçerli değil miydi?En önemlisi yerine alındığı söylenen isimlerden hadi 33 yaşında olduğu için uygun gözüken Ali Palabıyık'ı geçtim ama 2 sezon önce koşamadı diye FİFA listesinden çıkarılan yeğenimiz 38 yaşındaki Tolga Özkalfa'yı tekrar oraya almak UEFA kriterlerinin hangisine uyuyor?Bir,çıkardığınız söylenen isimlere bakın bir de aldığınız isimlere!Yoksa baş,diş,kuş işleri etken olmaya UEFA yı da kendimize benzetmeye mi başladık?
Süper Ligde 80 tane yardımcı hakem varken üstelik Balıkesir'li olduğunu sizlere söylediği halde Balıkesir'in Susurluk ilçesinde doğup büyümüş yardımcı hakem Süleyman Özay'ı geçen hafta Eskişehirspor-Balıkesirspor maçına atamak hangi akıllının işi ? Allah'ın sopası yok ya...o da gitti 1.06 cm. ofsaytı atladı Balıkesirspor'un golünü geçerli saydı!
Haaaa... ''Bunlar Dünya hakemi her maça çıkar'' diyorsanız ben de size 29 Ocak 2012 tarihinden bu yana neredeyse 3 yıl olacak ''Barış Şimşek gibi bir FİFA hakemine sahip olmalarına rağmen niçin Trabzon Bölgesi bir hakemi Fenerbahçe'nin maçlarına veremiyorsunuz,onlar Dünya hakemi değil mi?''diye sorarım.
5 ve 6.hakemlik sisteminin hakemlerimizin sahadaki hata oranını azaltması için uygulanacak en verimli sistemlerden birisi olduğu,bu sistemin maç kontrolünde,ceza sahası içi olaylarında ve hakemlerin maç içerisindeki takım olgusunu ve de yardımcı hakemlerin performanslarını % 7 olumlu yönde etkilediği husunda brifingler verdiniz,övgüler yağdırdınız.
Madem bu sistem bu kadar başarılı peki başladığından bu yana yapılan skandal hataları,atlanan ve sonuca net tesir eden o ofsaytları mayalar mı yapıyor?Hadi 9 cm.lik kritik ofsaytları geçtik,dayı be iş 1.06 cm.ye kadar çıktı.Yapmayın lütfen!
Madem bu sistem bu kadar başarılı o zaman UEFA Başkanı Platini Fransa Liginde Jaap Uılenberg Hollanda Liginde niye uygulamaz?
Hangi hafta olaylı maç var,canı yanan takım bağırıyor bir hafta sonra gönder Dünya Markası Cüneyt Çakır'ı kurtarsın hem sizi hem ligi.Bunun adı şark kurnazlığı değildir de nedir?Yazık değil mi Cüneyt Çakır'a?40 yıl sonra bir Dünya hakemi çıkardık neredeyse 40 günde yıpratıp,tüketeceğiz!
Hani 5 ve 6.hakem sistemi takım olgusunu artırıyordu ya Beşiktaş-Fenerbahçe maçında 8.3 almasına rağmen Bülent Yıldırım'ın bu hafta maçı yok ama diğer tüm ekibin bu hafta maçı var!Demek ki Bülent maçı tek başına yönetti ya tüm ekip istenileni yaptı başarılı oldu Bülent yapmadı başarısız oldu ya da Beşiktaş Başkanı Sayın Fikret Orman çok tepki koyunca Bülent Yıldırım kurban verildi.
Bu bir duruş bir milat olacaktı ama kaçırdınız!
Hakan Ceylan 2008,Kutluhan Bilgiç 2010,Deniz Ateş Bitnel 2012,Abdülkadir Bitigen,Alper Ulusoy,Murat Özcan,Özkan Çeliker 2013 yılında listeye alındılar.Ancak bu sezon şans bulup öne çıkan isimler oldular.Uzun zamandır kurullarda görmediğimiz cesareti bu sezon başı çaresizlik içinde kalınca Zekeriya Alp Başkan gösterdi.Kendilerini takdir ediyoruz.
Oysa...
Mürvet Sezer,Zafer Demir,F.Serkan Koçak,Nihat Akman 2008 listeye alındılar ama maç yönetmeden hakemliği bıraktırdılar.Mesut Çarık,Ercan Hellaç 2010 da listeye alındılar ama maç yönetmeden küme düşürüldüler.Murat Türker 2009,Yaşar Kemal Uğurlu 2012 yılında listeye alındılar ama henüz şans bulamadılar.
Diğer ilginç olan ise...
2009 yılında listeye alınıp maalesef bu güne kadar bırakın maç yönetmeyi sakat olduğu için aktif olamayan ama buna rağmen Core Hakemi yapılan ve listede tabii senatör gibi yerini muhafaza eden MHK'nın altın çocuğu Tayfur Özkan konusu ise şans bekleyen diğer hakemlerle dalga geçmek ve Ülke hakemliğine ihanet değildir de nedir?
Yıl gelmiş 2015 e yazacak daha o kadar çok konu var ki...
Acı olan ise bu tabloyu yaratanların hiç suçu, hataları yokmuş gibi hala daha hakemliğimizin en etkin makamlarında oturuyor olmaları!Gerçi onlar alışık,küfür yeseler bile 10 gün sonra küfrü edenle yan yana hakemlerin karşısına geçip aynı fotoğraf karesinde yer alıp gülücükler dağıtacak kadar pişkinler.
Duyduk ki ; Jaap Uılenberg şu sıralar ''Şimdi Türkiye de genç hakemleri yetiştirme zamanı'' diye yeni slogan üretmiş.Farkında mı bilmiyorum ama bu ülkeye gelmeye başladığından bu yana o genç hakemler listelerde hep vardı üzücü olan sıralarını beklerken paslanıp,yaşlanmaları.
İlahi Jaap!
Kısa sürede sen bizi çözdün biz de seni kendimize benzettik gerçi sen de hazırmışsın ki o kısa sürede bizden biri oluverdin. Galiba sözleşme yenileme zamanı geldi.Sözleşmesini yenilemeyi sakın ihmal etmeyin yoksa ibiği kesilmiş horoz gibi şaşkın şaşkın ortada dolaşır ne yapacağımızı bilemeyiz.
Aman ha...
