Değerli Hakemin Sesi okuyucuları.. Bilindiği gibi bizler gece gündüz hakem haberleri yapıyoruz. Karış karış ülkemizi dolaşıyoruz. Camianın gözü kulağı oluyoruz. Yeri geliyor camiamızın hakları yenmiş insanları için MHK’da ki arkadaşlarımızla karşı karşıya geliyoruz.
Hakkı yenilen insanların haklarını arıyoruz. Camia adına yapılan yanlış işler var ise gündeme getiriyoruz.
Bunları yaparken de büyük bir zaman dilimini bu işler için harcıyoruz. Bir de kendi işimiz var. Rızkımızı kazanıp, tencereyi de kaynatmak zorundayız. Büyük zamanımızı bu işe verirken bir de cebimizden para harcıyoruz. Sunucu parası ve diğer giderler.
Bizler diyoruz ki; Gelin bu sesi hep beraber yaşatalım. Bir bayram mesajı vererek çorbada sizin de tuzunuz bulunsun.
Bir haberleri olduğunda bizleri “defalarca arayanlar” neden bir bayram geldiğinde bizleri aramazlar.
“Sürekli” haberlerini yaptığımız insanlar neredesiniz?
“Saatlerce telefonumuzu meşgul edenler” neden bu sesi yaşatmak adına elini uzatmazlar.
Bu camiaya herkes hizmet veriyor. Kimi MHK’da kimi İHK’da kimi gözlemci kimi ise hakem olarak. Öyle yada böyle herkes para kazanıyor. Bizlerde sizlerin sesi olarak hizmet veriyoruz. Bu işi para için yapmıyoruz ancak masraflar bari cebimizden çıkmasın.
“Gönül dostluğu ile günün dostluğunu” karıştırmamak gerekir. Günün dostu sevginin sözünü eder, gönül dostu sevgiyi yaşar.
Şüphesiz bunu da unutmayın. Hayat pazarında alan değil veren kazançlıdır.”
“Kim ki hayat sofrasında yalnız kendini görür ve doymamış düşünürse o aç kalacaktır. Kim kardeşini düşünür de doyurursa o da kardeşi tarafından doyurulacaktır.
Gönül dostluğu sitemsizliktir, gücenmemektir. Gönül dostluğu yangın olmaktır. Yanmaktır, kor olmaktır. Dağ olmaktır, evren olmaktır.
Sizlerden bu sese kulak vermenizi bekliyor ve yapacağınız desteği Ercan Durna’ya değil de Hakemin Sesi’ni yaşatmak adına yaptığınızı bilmenizi istiyoruz.
