Değerli arkadaşlar hakem haberleri yazan ve konuştuğunu iddia eden Ö.F.Ü bir televizyon kanalında şunları söylüyor. Şu listeye bakıldığında kamyoncular, şoförler, minibüsçüler odası olabilir mi diye soruyor. Genel merkez seçimi oldu bu arkadaşlar kazandı içinde kulağınıza aşina bir isim geldi mi? Ben İstanbul veya Ankara valisiyim hakem derneğinden bir telefon geldi Vali beyi ziyaret edeceğiz diye eskiden FİFA kokartlı olurdu, gözlemci olurdu. Türkiye’de hakemliğin ne noktaya geldiğini görüyorsunuz. İçlerinde kamuoyunun bildiği tanıdığı isim yok diyor.
Hem hakemleri yazıyorum diyecek hem de hakemleri böyle aşağılayacak öylemi?
Öyle bir dünya yok. Böyle hakemleri aşağılayanlar için Hakemin Sesi her zaman onların karşısında olur bu böyle biline..
Şimdi onun söylemlerine karşı bizde birkaç kelime yazalım..
Genel başkan adayları Metin Tokat sonra Ali Uluyol ve İlhan Erdem de bu camianın değerli insanlarından.
Kim ne derse desin bu insanlar Türk hakemliğine uzun yıllar hizmet etmişlerdir.
Herkesin seveni var sevmeyeni var.
Metin Tokat’a yapılanları doğru bulmadığımızı söylemekle birlikte şunu söylemek istiyoruz..
Metin Tokat’ın öncelikle bu genel kurul değil esas kızması gereken yerin, zirvedeyken (MHK-GÖZLEMCİ-MENTÖR) onu il mentörlüğüne düşüren kendi arkadaşları değil mi? Onu TFF’de bilgi bankasına girildiğinde ismi olmayan ve vizesiz konuma düşüren aynı masada görev yaptığı arkadaşları değil mi?
Sen en tepedeki bir değeri, il mentörlüğüne kadar düşür orada bile adı olmasın sonra onu genel başkanlığında tartışılır hale getir. İşte burada esas suçlu onu bu hale getirenlerdir.
Metin Tokat ile birlikte maçlara çıktık kendisini de çok severiz. Keşke zamanında kuvvetliyken mesai arkadaşlarını iyi seçseydi.
MHK’dan gönderilirken topluca hareket edip onun yanlarında yer alsaydılar. Veya aynı tarzda insanların onu hakemlerin hatalarını tek onun üstüne yükleyip kulüplere karşı günah keçisi yapmasalardı. Onlar sadece kendi makamlarını düşünerek Metin Tokat’ı kenara ittiler. Bilsinler ki “keser döner sap döner bir gün gelir hesap döner”
Ö.F.Ü diyor ki; Daha önce FİFA hakemleri ve gözlemcileri görev başındaydı..
Doğrudur evet görev başındaydıla,r bazıları hala tartışılır vaziyetteler.
Buraları kendi menfaatleri doğrultusunda kullandıkları kulaktan kulağa dolaşıyor.
Hatta bir yönetici 81 vilayete Web sitelerini ücretsiz yapmayı taahhüt ederken bu gazeteci arkadaşın kankası il başına 1000 lira almış ve bu siteler hiç çalışmamıştı.
Biz ne yöneticiler gördük cebinden tek kuruş harcamadan genel merkeze yaslanan. İçlerinde derneğin tek kuruşuna dokunmadan hatta yol parasını bile cebinden veren ..
İsim istiyorsanız işte size isim Ahmet Şahin..
Camia için varını yoğunu ortaya koyan gerek ülkemiz için gerekse KKTC hakemleri için her zaman onlara en üst düzeyde yardım eden biridir.
Bizzat benim ricam ile çok sayıda ile Lotto spor malzemesi gönderdi. Türkiye’de camiaya cebinden harcayan 1 numaralı isim. Bir de Bursa’dan Aşkın Değirmenci yeni göreve başladı. O da cebinden harcıyor.
Buna ilave isim eklemek isterdim ama durum ortada. Ufak tefek yardım edenler var ama onlar Ahmet Şahin’in yanından bile geçemezler. Biz hep söylüyoruz bu camia için bir tek çivi bile çakandan Allah razı olsun.
Gelelim yeni yönetime..
Evet, yönetim ülke çapında isim yapmayanlardan oluştu.
İsimsiz olmak onların yeteneksiz ve hakem camiası için hizmet vermeyeceği anlamına gelmez.
İçlerinde kendi işyerinde başarılı ve mesleğinde iyi yerlere gelmiş insanlar var.
Bir iki tane de etkisiz ve cıvık insan olabilir. Onlarda hızlı bir şekilde tolere edilir.
Ülkemiz yönetim anlayışında ise, otorite, güç, ve yetki ilişkisi karışıktır..
Etkin ve başarılı bir yönetimden söz edebilmek için her şeyden önce kurum ve kuruluşların yönetim kademelerinin uyum içerisinde olması ve her kademedeki yöneticilerin rollerini çok iyi şekilde yerine getirmesi gerekir.
Değişen bu süreçte tüm yönetim kademelerindeki yöneticilere büyük sorumluluklar düşmektedir.
Onların unutmaması gereken üç şey;
İnsan varlığının gerekliliği,
İnsanların işbirliği,
İşbirliğinin belirli bir amaca yönetilmesi.
Yöneticilerin başarılı veya başarısızlıktan birinci dereceden sorumlu olan kimseler olarak görüleceği aşikardır.
Hakem yöneticileri, sosyal hayatta her bir birey, nerede nasıl davranması, nerede neyi konuşup konuşamayacağını ve diğer bireylerden kendi beklentisini aynı zamanda karşısındakinin kendisine yönelik beklentisinin ne olabileceğini bilmelidirler.
Son olarak da biz tanımıyoruz dedikleri İlhan Erdem hakkında birşeyler yazalım da vatandaşlar öğrensin.
İlhan Erdem Kimdir;
1960 İstanbul’da doğdu. Uzun yıllar(10 yıl) profesyonel olarak futbol bunun 4 senesi süper lig. Ticaretle uğraşıyor. 9 sene hakemlik yaptı. TFFHGD İstanbul şube başkanlığı yaptı. Bölgesel gözlemci ve BHK üyesi. Beyefendi kişilikli birisidir.
Son sözümüz şu; Vali veya yetkili kişiler genellikle isimlere değil de kurumları göz önünde bulundururlar. Çünkü kurum kişiden daha büyüktür.
